Neoliberalizmin neomilliyetçilikle ittifakı
BaÅŸkanlık seçimleri sonrasında Amerikan siyasetinin alması muhtemel yeni ÅŸekil henüz tartışılamadan Avrupa’yı kaygı sarmış bulunuyor. Amerika’daki seçim sonuçlarının Avrupa’daki milliyetçi-saÄŸ siyaseti cesaretlendireceÄŸinden endiÅŸe duyuluyormuÅŸ.
Avrupa’nın, bilinçaltında yatan ırkçılığın ideolojik milliyetçilik ÅŸeklinde ortaya çıkaran sabıkasını görmezden gelirsek bu sebep sonuç iliÅŸkisini doÄŸru bulmamız gerekecek. Oysa Batı Avrupa’da pek çok ülkede Ä°slamofobik ve ırkçı eÄŸilimlerin, aşırı saÄŸ partilerin son dönemde ciddi ÅŸekilde mevzi kazandığı sır deÄŸil.
Almanya’dan Fransa’ya kadar merkez sistemik yapıyı sarsan, ikili parti dengesine dayalı siyasal yapı taÅŸlarının teker teker yerinden edildiÄŸi gerçeÄŸi de yeni deÄŸil.
Elbette Trump’ın baÅŸkan seçilmesini saÄŸlayan ırkçı söylemin, her anlamda Amerika’nın etkisi altındaki Avrupa’da siyasal ve kültürel anlamda kaçınılmaz etkisi olacaktır. Muhtemelen var olan milliyetçi saÄŸ eÄŸilimler üzerinde cesaretlendirici bir etkisi olacaktır. Amerikan kültürünün ve Amerikan hayranlığının popüler düzeyde Avrupa genelindeki etkisinin siyasal sonuçları hakkında tarihsel tecrübeye bakarak endiÅŸelenmemek imkansız.
Ortaya çıkan yeni dalganın doÄŸru okunması küresel sistemde meydana gelebilecek deÄŸiÅŸimleri öngörme imkanı verebilir. ABD ve Avrupa’da ortaya çıkan yeni dalgada iki faktörün belirleyici olduÄŸu ÅŸimdiden sosyal bilimcilerin gündemine girdi bile: Neomilliyeçilik ve neolibralizm. Burada neoliberalizmin yeni ÅŸartlara özgü bir dönüşüm geçirerek neomilliyetçilikten destek alacağı, ideolojik nikah kıyacağını söyleyebiliriz.
Milliyetçilikle neoliberal politikaların nasıl olup da kol kola girerek ekonomi-politik dengeleri ÅŸekillendireceÄŸini bazı romantik liberallerin kavraması zor olabilir. Nitekim neoliberal politikaların özündeki otoriteryen karakteri zamanında deÅŸifre edemeyen yahut görmezden gelenler için bu ittifak anlaşılmaz gelebilir. Neoliberalizmin özünde Darwinci bir dünya inÅŸa ettiÄŸini söyler sosyolog Pierre Bourdieu… Yani sosyal piramidin her düzeyinde herkesin birbiriyle mücadele ettiÄŸi bir düzende iÅŸsizlik korkusu ve güven duygusunu yitirmiÅŸ kitleleri mevcut yapıya sıkı sıkıya sarılmaya ittiÄŸini, gizli bir otoriter yapı inÅŸa ettiÄŸini söyler. Sosyal adalet ve emek iliÅŸkisinin sermaye lehine istismar edildiÄŸi, küreselleÅŸmenin getirdiÄŸi akışkanlıkla gücünü katlayan sistemin avantajının söyleminden aldığını belirtir kısaca.
Neomilliyetçilik ile neoliberalizmin yeni çehresinin Darwinci bir yapıda nasıl tezahür edeceği konusunda kafa yoranlar yine neoliberal politikalara eleştirel yaklaşan teorisyenler, aydınlardan geliyor. Siyasal liberalizmin, demokratik düzenin garantisi olduğu söyleminin ışıltısı karşısında akıl karmaşası yaşayan pek çok entelektüel çevrenin yeni durumu açıklamakta zorlanacakları kesin. Yeni milliyetçi siyaset ve ekonomik düzen ittifakının sonuçları şimdiden ürkütücü geliyor. Güçlü olanın canlı türlerinin ayakta kaldığı Darwinci teorinin sosyal maliyeti şimdiden korkutuyor batılıları.
Mesela aşırı saÄŸ siyasetin en güçlü olduÄŸu, önümüzdeki cumhurbaÅŸkanlığı seçimlerinde ikinci sırayı garantilediÄŸi söylenen Fransa’nın siyaset haritası her ÅŸeyi özetliyor. CumhurbaÅŸkanlığı yarışında adaylığını açıklayan aşırı saÄŸ parti (FN) lideri Le Pen’in ikinci tura kalacağına kesin gözüyle bakılıyor. Seçim kampanyasını Trump’un zaferine gönderme yaparak merkez siyasetin odağında olduÄŸu vurgusu yapacağını açıkladı.
Fransa ile devam edersek, Fransa BaÅŸbakanı Avrupa BirliÄŸinin bu gidiÅŸle dağılabileceÄŸi uyarısı yapmış. EndiÅŸesinin kaynağı sadece Fransa’nın deÄŸil Avrupa projesinin geleceÄŸi… Buna neden olarak da popülist politikacıların ırkçı söylem yarışına girmeleri, mülteci ve terörizm tehlikesini gösteriyor. Sığınmacı sorunu ile popülizmin bir araya gelmesi demek neomilliyetçilikle neoliberalizmin kol kola girerek sıkışan ekonomik duruma siyasal müdahale demektir. Kapitalist bir siyasetçi olarak Trump’ın belli olmaya baÅŸlayan kabinesindeki isimlere göz atmak bu ittifakın en tepede nasıl ÅŸekillendiÄŸini göstermeye yetiyor.
Dünyanın geri kalanına nazaran kendilerinin daha fazla yaşamaya, daha iyi şartlarda yaşamaya hakları olduğunun bilimsel zeminini olarak sosyal Darwinci teoriyle meşruiyet kazandıran Avrupa, yeni dönemde pastadan pay almak isteyenlere karşı daha acımasız olacak demektir.
Makuliyetini yitiren yönetimler ya kendi değerlerini sorgular yahut marjinalleşme, dengesini kaybetme pahasına gücünü muhafaza etmek için saldırganlaşır. Muhafazakarlıkla kapitalizmin tarihsel evliliğini görebilirsek neoliberalizm ile neomilliyetçilik ittifakına şaşkın bakmayız.
Ýlgili YazýlarDünya
Editör emreakif on November 30, 2016